Bugün her zamankinden daha yakınız elde etmek istediklerimize.

Nasıl mı?

Hangi bölümü okudunuz, kendinizi ne ile tanımlarsınız, mesleğiniz nedir, hangi işi yapıyorsunuz? (Bu sorularla bir kalıba soktuk kendimizi di mi, sınırlandık iyice)

Bunların yanına bir de şunu koyun: Ne ile uğraşmayı seviyorsunuz, hangi konular ilginizi çekiyor, boş zamanlarınızda ne okumaktan, neyi araştırmaktan zevk alıyorsunuz? Hangi tür dergilere abonesiniz, hangi kulüplere takılıyorsunuz?

Bu cevaplar da yanı başınızda dursun.

Bizler, bu yüzyılın insanları her şeyi birbiri ile kaynaştırmaya, yeni bir forma sokmaya öncekilerden çok daha yatkınız ve bu hususta çok daha donanımlıyız.

Şimdi sınırları kaldıralım ve düşünelim: İlgi alanımızla, bugün yaptığımız işi hangi açılardan örtüştürebiliriz?

Yaptığımız işten aldığımız yetkinlikler, ilgi alanımızı nasıl besleyebilir?

Farklı yetkinlik ve tecrübelerimizle bu alana ne gibi katkılar sağlayabiliriz?

2012’de Daniel Kahneman, “Hızlı ve Yavaş Düşünme“‘nin yazarı, bir psikolog olarak karar verme davranışlarımızı inceledikleri çalışma ile Nobel Ekonomi Ödülü’nü almıştır. Bir psikoloğun ekonomi alanını besleyebilecek çalışmalar yapabilmesi ne kadar “ilginç” gelse de, asıl ilginç olan bu disiplinler arası çalışmalardan yeterince beslenemiyor oluşumuz.

Bu bakımdan, düşünelim, ilgi alanımız, edindiğimiz hayat deneyimleri, yorumlarımız, sosyal ilişkilerimiz tüm bu etmenler neye, ne şekilde katkı yapabilmemize olanak sağlar? Bir adım geri gidip, ezbere yaptığımız, sorgulamadığımız ve zenginleştirmeye gayret etmediğimiz çalışmalarımıza, araştırmalarımıza bakalım, daha farklı nasıl yapabiliriz bu çalışmaları?

Artık tek tiplilik değil de daha çok çeşitliliğin bizi ileriye taşıyacağını gözlemliyoruz, tıpkı sağlıklı kromozomlar gibi.

Bu sebeple, kendimizi fırsatları kaçırmış, olanakları kısıtlanmış, rekabette geri kalmış hissetmeyelim. Gerçekten hissetmeyelim.

Bunun yerine sahip olduğumuz yetkinlikleri iyi analiz edelim. Neyimiz var ve sahip olduklarımızı pazara nasıl sunabiliriz, nasıl bir yorum, bakış açısı çıkarabiliriz bilgimizden, tecrübelerimizden, eğitimimizden?

Hadi bir düşünelim! Gündeminizde ne varsa?

Bırakalım hayal gücümüzün yaratıcılığı, zihnimizin berraklığı hafifletsin sancılarımızı, ve esnetsin kalıpları!