Öncelikle eğer sözlü tacizde bulunan bizsek bu yaptığımızın normal olmadığının bunun taciz olduğunun farkına varalım.
İkinci adımda bir içimize dönüp bakalım: Neden böyle davranıyoruz? Hangi durumlarda? Karşımızdakini incitmek mi istiyoruz? Egomuz biraz zarar görünce soluğu karşımızdakini ezmekte, sindirmekte mi alıyoruz? Bize böyle davranıldığı için mi biz de böyle davranıyoruz? Yani şimdiye kadar öğrendiğimiz iletişim dili bu olduğu için mi? Burada bir sınır ihlali yaptığımızın farkında mıyız ayrıca? İstediğimiz gibi davranmakta, istediğimizi söylemekte özgür müyüz?
Bu soruları kendimize sorduğumuz zaman cevaplarımızın üstüne biraz düşünelim. Kendimizi anlayalım. Farkına varalım davranışımızın, tutumumuzun, kullandığımız şiddetli iletişim dilinin. Muhtemelen kullandığımız bu şiddetli iletişimin dilinin ne denli zehirli olduğunun farkında değiliz.
Üçüncü adımda yapacağımız şey bol bol kendimizi gözlemlemek, izlemek ve düzeltmek olsun. Bu farkındalığı gün be gün sürdürerek her gün dilimizden bu şiddet dolu ifadeleri uzaklaştıralım.
- Çatıştığımız anlarda eğer konuşabilecek, tartışabilecek, iletişim kurabilecek kadar kendimizi sakin, makul hissetmiyorsak bir mola alalım. Öfkemizle devam etmeyelim. Öfkeliyken hem kendimizi yeterince iyi ifade edemeyiz, hem de pişman olabileceğimiz şeyler söyleyebilir veya yapabiliriz. Öfkemizi yönetmeye çalışalım. Sakinleşelim. Gerekirse ortamdan müsaade isteyelim biraz hava alalım. Derin nefes …
- Eğer sürekli çatıştığımız birisiyse bu döngüye nasıl girdiğimizi anlamaya çalışalım. Nasıl çıkabiliriz bu döngüden? Bizi manipüle eden bir şey mi var? Neden manipüle oluyoruz?
- Başkalarının da fikrinin, tercihinin olduğunu akılda tutalım. Tek doğru bizim bildiğimiz, söylediğimiz değil. En doğrusunu da biz bilmiyoruz.
- Eleştirmek için değil keşfetmek için bakalım: Acaba neden böyle düşünüyor? Bizim göremediğimiz neler görüyor? Onun önceliği ne? Önemsediği?
- Karşımızdakini eşitimiz olarak görelim. Saygılı davranalım. Küçümsemeyelim.
- Ortamı kontrol etmekten vazgeçelim. Etrafa talimatlar veren, yapılanı beğenmeyen, sürekli bir şeyleri denetleyen, kınayan, yargılayan, eleştiren biri olmak ne denli sevimsiz gözünüzde canlandırabiliyor musunuz?
- Her gün şiddetsiz iletişim dilinin üstüne çalışalım, yeni bir dil öğrenir gibi, sürekli egzersiz yapalım. Öğrendiklerimizi cümle içinde kullanalım ✌️
- Ayrıca sevdiklerimizden bize yardımcı olmalarını isteyelim. Bize ayna tutabilirler. En azından bu konunun üstüne çalıştığımızı bilirlerse iyi hal indirimi alabiliriz bir nebze.
Ne yaptığımızın farkına varırsak, eminim düzeltmek için bir şansımız olacak.
Şiddet dilini bırakmak bize çok iyi gelecek. Kendimizi hafiflemiş hissedeceğiz ve dahası etrafımızda kırgınlar ordusu yaratmaya, sürekli çekişmeye, çatışmaya son vereceğiz. Daha anlayışlı ve daha huzurlu olacağız. Böylelikle toplamda kendimizi büyük bir vicdani yükten kurtarmış olacağız.
Siz de hafiflemek için, şiddetsiz iletişim dilini tercih ediniz 🙂
Peki ya sözlü tacize uğrayan bizsek, o zaman ne yapmalı?
Merhaba, empati yapabilirsek kendimizi düzeltebiliriz.
BeğenLiked by 1 kişi